6 Temmuz 2012 Cuma

Kendin olmak!
Bir düşündüm de ne kadar zor bir şey, kendin olmak. Şöyle eteğimizde ki tüm taşları döküp baktığımızda gerçekten zor bir şey.
" - Nasıl yani biz kendimiz olamıyor muyuz?" 
" - Yada ne var ki,  ne zorluğu olacak ki kendin olmanın" diye düşünebilirsiniz yada söyleyebilirsiniz. Ama hayatınızı ve çevrenizi çıplak bir gözle incelediğiniz de insanların basit noktalarda toplum vb korkularla kendi düşünce ve yaşam enerjisinden, fikrinden hemen vazgeçip kendin olmaktansa istenileni yaşamayı tercih ediyor. Çünkü kendi olduğunda " toplumla ters düşmekten, her söylediğini benimsetip yandaş aramaktan," korkup başaramayacağını düşünür yada en önemlisi " aile ile ters düşmekten" korkup benimsetilen, biçilen benliklerin içerisine sıkışıp kendimiz olduğunu sanmaya zorlanıyoruz, kendi kendimizi zorluyoruz...

Şimdi durup bir düşünelim, "öyle değil mi?" Biz insanlar "kendi olmayı" benliğini korumak için taktığı "koruma maskesiyle" karıştırıp "kendi olmayı" da, "kendin değilsin" sorusunu da def ettiğini sanıyor. Fakat insanlar bir an önce kendilerini korumak adına çektikleri kabukları fark etmeli, maskelerden kurtulmalılar. Yoksa daha nice ses sanatçısı, oyuncu, ressam, matematikçi, yazar vb yok olup, eriyip gidecek. Çünkü kendi olamayıp kendini korumak için taktığı maskede ki benlik sanıp düşüncelerini benimsetemeyip maalesef yok oluyorlar.
Elbette insanlar kendilerini korumalı fakat bir maskenin arkasında koca yalanla da çürütmemeli.

"Hayat oyunu içinde tekrar maske takıp kişiliğini kaybedip tekrar oyunun içinde oyun oynamamalı insan" 

Aslına bakılırsa insanlar kendi olamaya başlaması bir son değil başlangıçtır. Çünkü nice yaşlara kadar maskeyle dolaşan bireyler yeteneklerinin keşifleriyle mutlu olacaktır. Ama unutulmamalı ki her mutluluk yeni birini doğuracaktır bu da maskeyi bırakıp, daha özgür düşünceli ve mutlu "bireyler" anlamı taşımaktadır...

0 yorum:

Yorum Gönder

Subscribe to RSS Feed Follow me ha! :)